Türk futbolunun şu andaki 1 numaralı yıldızı Arda Turan, La Liga şampiyonluğu ve Şampiyonlar Ligi finali sonrası tv360’a konuştu. Yaz Sohbetleri programına konuk olan Arda Turan, Atletico Madrid’te geçen müthiş sezonu anlatırken ilginç açıklamalarda da bulundu.Programda Arda Turan'ın ileride Türkiye’ye dönerse ilk tercihinin Galatasaray olduğunu belirtmesine rağmen "Ama dediğim gibi futbol, profesyonel bir dünya..." cevabı vermesi dikkat çekti. Arda, "Türkiye’de yeniden futbol oynar mısın? Oynarsan bu kulüp hangisi olur?" sorusuna "Bizler profesyonel futbolcularınız. Yetiştiğim, sevdiğim kulüp Galatasaray. Onlar beni isterse, şartlar uygun olursa tabii ki Galatasaray olur. Ama dediğim gibi futbol, profesyonel bir dünya..." diye yanıt verdi...
Yıldız futbolcu geride kalan sezonu da "Muhteşem bir sezondu, bence futbol tarihinin kazanılması çok zor olan bir şampiyonluğu kazandık" diye tanımladı. Şampiyonluğu son anda yedikleri golle kaçırdıkları Şampiyonlar Ligi finalini ve bu maçta forma giyememesini de değerlendiren Arda Turan, "Benim o maçta oynayamamam çok kötü bir şey. O gün benim oynamamam takım için çok daha faydalıydı. Yarım bir Arda takıma hiçbir fayda sağlamazdı" dedi.
Programa ayrıca Haluk Ulusoy, Okan Buruk, Emre Belözoğlu, Burak Yılmaz ve Acun Ilıcalı gibi isimler de telefonla bağlandı. Bu arada Arda'nın annesi ve kardeşi ile yapılan röportajlar da programda yer aldı. İşte satırbaşları:
Bu sezon çok başarılı bir sezondu senin için önclelikle bu sezondan bize bahseder misin?

"Bu sene hayal gibi bir sezondu. Muhteşemdi açıkçası. Bence futbol tarihinin kazanılması çok zor olan bir şampiyonluğu kazandık, Şampiyonlar Ligi finalini ise muhteşem bir maç sonrası kaybettik. Bunlar çok özel duygulardır. Biz bu sezonun her anını başarı hisleriyle yaşayarak, başarı hisleriyle düşünerek geçirdik. İnanılmaz bir sezon geçirdik. Hep istedik, sabırlı olduk, hep içimizdeki egoyu sakladık ve çok fazla çalıştık. O yüzden sonunda böyle muhteşem şeyler oldu ama bunlar olurken bana dua eden Türk halkına çok teşekkür ediyorum yani bu başarılar çok özel şeyler inanılmaz duygular. Sokağa çıktığım zaman 50-60 yaşlarında elinde bir poşet olan teyze Allah senden razı olsun oğlum” diyor. Biz sana dua ettik”, işte seninle beraber mutlu olduk” diyorlar. Küçük bir çocuk daha yeni yeni konuşmaya başlamış işte Arda abi, Arda Turan” gibi şeyler diyor. Benim için önemli olan bu sevgi, bu sevgiyi hissetmek. Ben sonuçta Türkiye Cumhuriyeti’nin bir evladıyım ve ülkemi temsil etmek istiyorum, o bayrağı önemli yerlerde göstermek istiyorum ve bunu da yapabildiğim için çok mutluyum. Ama tabi ki bunu yaparken en önemli şey dualar. Bizim çalışma isteğimiz hep beraber oluyor hep bir sinerjiyle oluyor. O yüzden bu ülkenin her köşesinde bana dua eden, benimle beraber bu hisleri yaşayan bütün insanlara teşekkür ediyorum. Çünkü o kadar güzel geri dönüşler alıyorum ki çok özel bir duygu. Kupadan, madalyadan çok daha değerli."

Şampiyonlar Ligi finalinde giyemediğin kırmızı forma (Stüdyoya getirilen Atletico Madrid formasını gösteriyor) hakkında neler söylersin?

"Bu forma benim için en önemli forma. Şampiyonlar Ligi final forması benim giyemediğim soyunma odasında asılı duran forma bu. Acı ve üzüntüye gelince, benim o maçta oynayamamam çok kötü bir şey. İnsanlara göre o finalde oynamalıydım veya bunu tercih etmeliydim. Allah böyle nasip etti, ben her zaman tevekküllü olan bir insanım, buna da şükretmek gerektiğini düşünüyorum. Bir futbolcu bir takımın içindeyse takım bir turnuvayı kazanırsa kimse bireysel olarak şu şunu yaptı demez; kupalar, şampiyonluklar takım halinde kazanılır. O gün benim oynamamam takım için çok daha faydalıydı. Yarım bir Arda takıma hiçbir fayda sağlamazdı. Çünkü muhtemelen sağ tarafta oynayacaktım, Di Maria ile Ronaldo’yu savunacaktım, çok önemli bir görev olacaktı. Ama dediğim gibi bu forma benim rüyalarımın forması. Umarım bu rüyayı birgün kupayı kazanırken gerçekleştiririm. Biz zaten bir hayalin savaşçılarıydık. Madrid’deki o taraftarın o hissi, o duygusu müthiş, Atletico taraftarı her şeyi hakediyordu. Biz de onlara bu gururu yaşattık. Ama maalesef ben oynayamadım fakat arkadaşlarımı motive ettim ve çok mutluydum. Hala şükrediyorum."

Şampiyon olduğunuz maçtan biraz bahseder misin?

"Barcelona o maçta herkes tarafından favoriydi ama biz korkmadan yürekle mantığı birleştirdik elimizden geleni yaptık ben 24.dakika da çok acı çekiyordum ve oyuna devam edemedim fakat arkadaşlarım ellerinden geleni yaptı ve beraberlik golünü attılar. Çok güzel ve anlamlı bir şampiyonluktu."

Bize İspanya’da nasıl zaman geçirdiğini ve neler yaptğından bahseder misin?

"Biz küçüklüğümüzden beri sarayda oturduğumuz için (Madrid’teki evinin büyüklüğü üzerine espri yapıyor) İspanya’ya gittiğimizde de böyle bir şey istedik. Büyük bir evin içine girelim, rahat edelim hep beraber bütün aile eş dost bizde takılalım istedik. Gerçekten ev rahat ve huzurlu, her türlü aktivite, sportif aktivite mevcut. Çok özel ve keyifli bir hayatımız var çok şükür ama ben arkadaşlarıma iş dışındayken katılabiliyorum. Bizim hayatımızda niyet önemli eğer siz niyetli olursanız her şey geç de olsa istediğiniz gibi oluyor. Ben hayatımdan çok memnunum ama asla başka insanlara saygısızlık yapmam asla meslek ayırmam. Bizim ailemizde de çöpçü, çaycı olan var, herkes namusuyla ekmek parası kazandığı sürece sıkıntı olmaz. İşte popçuymuş topçuymuş bunlar cahil insanların söylediği şeyler, ben kesinlikle bu duruma katılmıyorum."

Geldik transfer konusuna. Herkes bu konuyu merak ediyor, acaba Arda’nın hedefinde İngiltere var mı?

"Menajerim Ahmet Bulut bana "Sadece işini yap” der. Ben kontratımdaki paraya da, ne zaman neye karar vereceğime de, Ahmet abi bir plan şekilleri getirir, en son oturup öyle karar veririz. Benim 2017 yılına kadar kontratım var kulübümle. Şampiyonlar Ligi finali oynamışız, La Liga şampiyonu olmuşuz. Avrupa’nın en özel takımlarından bir tanesiyiz şu anda ve ben bu takımın 50 maç oynamış 10 numaralı bir oyuncusuyum. Bundan daha güzel bir şey isteyecek bir konum olmaz insan için. O yüzden şu an 2017 yılına kadar kontratım var ve Atletico Madrid’de çok mutluyum. Ama bu konuyla ilgili bilgi isteyen biri varsa Ahmet Bulut orada."

İspanya ile Türkiye arasında ne fark var?

"Bu soru çok soruluyor. Bir defa herkes spor yapıyor, herkes bunun bilincinde ama her şeyin başında eğitim var. Çünkü hemen hemen bizim yarımız kadar İspanya, her şeye sahipler spor konusunda. Ben bildiğim alanda konuşuyorum, futbol konusunu bildiğim için bu alanda konuşuyorum. Şöyle bir durum var; en iyi F1 plotlarına, en iyi basketbolculara, en iyi tenisçilere, en iyi futbol takımlarına, en özel stadlara aklına gelebilecek her türlü spor dallarında varlar. Biz 80 milyonluk ülkeyiz, 7 tane ayrı bölgemiz var, ayrı fiziki yapılarda insalar var ama neden gelişmiyorlar diye soracak olursanız siz yeteri kadar destek vermezseniz ya da eline 500.000 dolar verip kendini geliştir derseniz o çocuğun hata yapmama lüksü yok bu nedenden dolayı ülkemizde sporcu gelişimi maalesef zayıf. Yeni eğitim, yeni projeler, zaman ve sabır lazım, skora sonuca değil de yetiştirmeye yönelik gidersek daha çok başarılı olabileceğimizi düşünüyorum."

Bundan sonraki planların neler?

"Benim işim futbol oynamak. Şimdi sezon sona erdi, şu anlık sadece kısa bir planım var yeni sezona kadar kendimi iyi dinlendirmek istiyorum, eğlenip dinlenmek, ailem ve arkadaşlarımla vakit geçirmek istiyorum. Kafami iyice boşaltmam lazım yeni sezona başlamak için."

Türkiye’de yeniden futbol oynar mısın? Oynarsan bu kulüp hangisi olur?

"Bizler profesyonel futbolcularınız. Yetiştiğim, sevdiğim kulüp Galatasaray. Onlar beni isterse, şartlar uygun olursa tabii ki Galatasaray olur. Ama dediğim gibi futbol, profesyonel bir dünya..."


NTV Spor