Toplam 3 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 3 arasi kadar sonuc gösteriliyor
  1. #1

    Standart Doğu Türkistan'da Ramazan katliamı

    Doğu Türkistan'da Ramazan katliamı

    Doğu Türkistan, Dünya'nın ve Türkiye'nin görmezden geldiği, görmezden gelinmese de siyasi çıkarlar uğruna feda edilen bir gerçek. Dini ve kültürel bağlarından kopartılmak istenen ve gözlerini açtığı andan itibaren "Sincanlı" olduğuna inandırılmaya çalışılan bir tutsaklar ülkesi Doğu Türkistan. Ramazan Ayı başladığından beri yine katliam girişimlerinde ve malesef ölü sayısında artış yaşanıyor. Ve yine sadece seyrediyoruz...



    "Doğu Türkistan için harekete geçin" çağrısı...
    Çin'in Uygur bölgesi olarak da bilinen Şincan eyaletinde polis ile Uygurlar arasında yaşanan olayda en az 18 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı.

    Şincan'ın güneybatısındaki Kaşgar bölgesinde Pazartesi günü yaşanan olayda resmi makamlar ölü sayısını 18 olarak açıklarken, yerel kaynaklar rakamın 28 olduğunu belirtiyor.

    Olaylar ilk olarak bir aracın Şincan bölgesindeki bir polis kontrol noktasında meydana geldi. İddiaya göre kontrol noktasında bir otomobilin hızlı bir şekilde geçmeye çalışması sonrasında araç bir polis memuruna çarparak bacağını kırdılar. İddiaya göre araçtakiler olay yerine hızla gelen iki polis memurunu bıçakla öldürdü. Olay sonrası bölgeye gelen silahlı destek ekibinin etrafta ateş açarak en az 15 kişiyi öldürdüğü belirtti. Olayın başlangıcında geçen arabanın da Kızılsu Kırgız menşeli plakası olduğu belirtildi.

    Çin polisi, işgal altındaki Doğu Türkistan'da şüpheli gördüğü Uygurlara ateş etme yetkisine sahip. Geçtiğimiz günlerde de Guma kasabasında nehir kenarında bir araya gelen sekiz Uygur Türkü polis tarafından şüpheli bulunarak katledilmişti.

    ÇİN, UYGUR'DA NAMAZ VE ORUÇ YASAKLADI

    Çin yetkileri, olay terör diye nitelerken Doğu Türkistan Maarif ve Dayanışma Derneği Başkan Yardımcısı Abdulehed Er yaptığı yazıyı açıklamada yapılanın Müslümanlara yönelik bir saldırı olduğunu belirtti.

    Doğu Türkistan'da Uygur Müslümanların dini vecibeleri yerine getirmeye izin verilmezken; Çin özellikle oruç tutmayı, camilerde namaz kılmayı yasakladı. Uygur erkeklerin sakal bırakması ve kadınların başörtü takması yasaklandı, hicap ve tesettürlü kadınlar hicapları açmaya zorlanıyor ve kabul etmeyenler para cezası veriyor ve hapse atılıyor.

    OLAYIN NEDENİ: TESETTÜRLÜ KADINLARIN GÖZALTINA ALINMASINA TEPKİ

    Abdulehed Er, yaşanan olayın, tesettürlü olan eşleri gözaltına alınan bir grup Uygurun polisler ile yaşadığı gerginlik sonrası başladığını duyurdu. Eşlerinin serbest bırakılmasını isteyen gruba polis müdahale edince olaylar başladı. Abdulehed Er, Çin'in Uygur Türklerine dini ve milli özgürlük tanıması halinde bölgede hiçbir olayın yaşanmayacağını; bu olmadığı için Çin yönetiminin olayları ölümler ile kapatmaya çalıştığını vurguladı.

    Er, "Doğu Türkistan'da şuan hiç kimin can ve mal güvenliği yok. Her gün binlerce genç hapise atılıyor ya da öldürülüyor. Keyfi tutuklama yargısız infaz devam ediyor,.Doğu Türkistanlılar 'Ne zaman evime baskın yapılır' diye korku ve endişe içinde yaşıyorlar. Onların kendisi ve ailesini koruma savunma yetkisi yok. Başta Türkiye olmak özere, uluslararası insan hakları kuruluşları ve tüm dünya kamuoyuna, Doğu Türkistan'da yaşanan olayların son bulması için somut adım atılması noktasında girişimde bulunmaları, olaylara tepkisiz, takipsiz kalmamaları çağrısını yapıyoruz" dedi. Enis Aksu (DHA)



  2. #2
    Üyelik tarihi
    11.Ocak.2014
    Mesajlar
    1,597
    Blog Başlıkları
    3

    Standart

    Eline sağlık usta, aynen dediğim gibi, hükümetin Doğu Türkistan'daki katliam konusunda aciz olduğunu gizleyip Onur Yürüyüşü ve daha başka hak arama eylemlerine saldırıları meşrulaştırmak ve ucu yoldan muhafazakar oyları elinde tutmaya çalışması ne acı. Üstelik milliyetçi geçinen parti de bu konuda hiç bir adım atamaz, aranıyor da...

    Bugün Japonya'nın tepki gösterip de bizim hükümetin tık diyememesini göremeyen ama ülkedeki diğer hak arama eylemlerine saldırmayı ihmal etmeyenlere inananların konuyu okumasını umuyorum.

    Ne yapabiliyor hükümet? Sadece 'dua et' diyebiliyor bize. Başka tık yok...

  3. #3

    Standart Tahrip olan bir halk ve tahrik olan Türkiye

    Tahrip olan bir halk ve tahrik olan Türkiye


    Türkiye'de belli kesimleri ayağı kaldıran Doğu Türkistan'da krizin iki yönü var: Ezilen bir halkın davası ve o davayı yok eden terör.

    Türkiye'nin dört bir yanı Çin'i protesto eylemlerine sahne oluyor ama neyin Doğu Türkistan hassasiyetini depreştirdiğine dair ortam bilgi kirliliğinden geçilmiyor.
    Türkiye'nin dini ya da etnik bağla kendini ilişkilendirdiği coğrafyalarda bir mağduriyet söz konusu olunca halkları tahrik etmek mubah, gerekçe sormak lüzumsuz hale geliyor.


    Kitleler bazı gazetelerin "Çin polisi oruç tutan 18 Uygur'u katletti" haberleriyle ateşlendi. Bir katliam var ama bunun oruçla ilgisi yok. 'Şincan Uygur Özerk Bölgesi' adıyla Çin'in en büyük yönetim birimi olan Doğu Türkistan'da son birkaç yılda tırmanan öfke ve şiddet çok daha köklü bir sorunun parçası.


    Sözü edilen katliamla ilgili bilgiler ABD Kongresi'nin finanse ettiği Radio Free Asia'dan geldi. Buna göre 22 Haziran'da Tahtakoruk'ta bir araç trafik kontrol noktasına hızla dalıp bir memura ezdi. İçinden çıkan iki kişi, yaralı memura yardıma koşan iki polisi bıçakla öldürdü. Başka bir araçla gelen üç kişi de patlayıcı kullanarak üç polisi öldürdü, dördünü yaraladı. Bölgeye intikal eden polis birlikleri ise çatışmada 16 kişiyi öldürdü. Polise göre bunların hepsi 'terörist'. Farklı kaynaklar ise ölen 28 kişiden altısının saldırgan, üçünün polis, geri kalanın siviller olduğunu söylüyor.


    Saldırının 'Ramazan önlemi' diye sunulan dayatmalara tepki olduğu yorumları yapıldı. Sözü edilen önlemler memur, öğretmen ve öğrencilere oruç tutma yasağının yanı sıra lokantaları açık tutma ve bakkallarda alkol satma zorunluluğunu içeriyor. Bu önlem geçen yıl da uygulanmıştı. Ortaya çıkan bilgiler sorunun kaynağında başka şeylere işaret ediyor. Saldırganlar polis takibindeki bir aileden geliyor. Terörize edilmiş bir aile. 10 yıl önce ailenin toprakları bir Han Çinlisine verilmiş. Ekonomik darlığa düşen aile giderek dindarlaşmış. Polis yakından izlediği ailedeki erkeklerin sakalını zorla kestirip kadınların başını açtırmış. Ailenin gençleri sıklıkla karakola çekilmiş.


    Yine 17 Haziran'da Xi'an'da tren istasyonunda bilet kuyruğunda bekleyenlerin üzerine elindeki tuğlayla yürüyen bir kişi polis tarafından öldürüldü. Bu olay da muamma.


    ŞİDDET DALGASI
    Doğu Türkistan'ın bağımsızlık özleminden kaynaklanan bölünme korkusuna son yıllarda Doğu Türkistan İslami Hareketi'nin yol açtığı şiddet eylemleri eklenince Çin'in zalimane uygulamaları katmerleşti. 2009'da Urumçi'de Uygurlar ile Hanlar arasında çıkan çatışmalardan sonra Çin güvenlik güçlerinin baskın, keyfe keder gözaltı ve yargısız infazları arttı. Devlet terörüne dair örnekler çok. Mesela geçen şubatta bir kadın Türkiye'deki kocasının yanına gitmek için ülkeden kaçarken yakalandı ve işkenceden öldü.

    10 Haziran'da Duva'da bir nehir yatağında toplanan 12 Uygur bölgede bir çobanın "Yabancılar var" diyerek yaptığı ihbar üzerine polis operasyonunda öldürüldü. Ölümün reva görüldüğü suçlama 'şüpheli toplantı'. Bölgede şubatta Uygurlarla polis arasındaki çatışmada 7 kişi ölmüştü. Ekimde aynı bölgede üç polis bıçakla öldürülmüştü.


    Çin polisinin halkı terörize eden önlemlerinin terörü önlediği söylenemez. Tersi bir tablo var:
    - Mart 2014'te Kunming'te biri kadın 8 kişi, tren istasyonunda bıçaklarla 35 kişiyi öldürdü, 141 kişiyi yaraladı.
    - Nisan 2014'te Urumçi tren istasyonunda bıçak ve patlayıcılarla 3 kişi öldürüldü, 79 kişi yaralandı.
    - Mayıs 2014'te Urumçi'de pazarında bomba yüklü iki araç patlatıldı 31 kişi öldü, 90 kişi yaralandı.


    Artan şiddet olayları nedeniyle Uygurların potansiyel terörist muamelesi gördüğü yeni bir süreç yaşanıyor. Bu da Uygurların dışlanmışlığını derinleştiriyor. Daha tehlikeli olanı da kapıda: Şiddet sarmalı IŞİD'e de kapı aralıyor. Irak ve Suriye'de IŞİD saflarında savaşan Uygurların sayısı 300'ün üzerinde. IŞİD lideri Ebu Bekir Bağdadi, Müslümanların haklarının ihlal edildiği 19 ülke arasında Doğu Türkistan'ı da saydığından beri Çin yönetimi daha da alarmda.


    Devlet Kaidevari örgütleri önlemenin yolunu dini pratiklere müdahalede görüyor. Mesela Ekim 2014'te 18 yaş altında çocukların dini eğitim almaları yasaklandı. Dünya Uygur Kongresi'ne göre Hotan, Kaşgar ve Aksu gibi illerde ailelerden çocuklarını kuran eğitimi aldırmama ve oruç tutturmama konusunda dair yazılı taahhüt alındı.


    Yetkililer Uygurların dini kimliği ile değil terör ve aşırılıkçılıkla mücadele ettiklerini savunuyor. Bu çerçevede kadınlara "Burka yerine geleneksel renkli Uygur elbiselerini giyinin" deniliyor. Mantıklı bir yaklaşım ama dayatma eşliğinde gelince sorun.


    ÇİN YÖNETİMİNİN MAKUL MÜSLÜMANLARI: HUİLER
    Çin yönetiminin bir de ideal Müslüman azınlık modeli var: Huiler. Uygurların maruz kaldığı etnik ayırım, dinsel baskı ve kültürel baskı politikalarının Huilere uygulandığı söylenemez. Nüfusu 10 milyonu aşan ve fiziksel görünüm olarak Hanlardan farksız olan Huiler anadil olarak Çince'yi (Mandarin) konuşan tek Müslüman topluluk. İnançları gereği Uygurlar gibi alkol ve domuz etinden uzak duran Huilerin Hanlarla kültürel etkileşimi yüksek. Baskıya maruz kalmamalarının bir nedeni asimile bir topluluk olmaları, diğer nedeni Çin'in egemenliğini tehdit etmemeleri. Devlet kademeleri ve iş hayatında Uygurlardan çok daha iyi yerdeler.

    Uygurlar ise sonradan Doğu Türkistan'a yerleştirilen Hanlar zenginleşirken kendileri fakirleşti. Huiler ile Hanlar arasındaki geçişkenliği Uygurlar ile Hanlar arasında tesis etmek de kolay değil. Başkent Urumçi'nin zengin kuzeyinde Hanlar, fakir güneyinde Uygurlar yaşıyor. İki halkın birbirinin yüzünü görmeye tahammülleri yok. Bunu 2009'da 197 kişinin öldüğü çatışmada çok net gördük. Huileri ideal dini azınlık diye resmeden Çin siyaseti, Uygurları 'medenileştirilmesi gereken topluluk' olarak görüyor.


    8 milyon nüfusa sahip Uygurlar Türkçe konuşuyor ve Arap alfabesini kullanıyor. Bu iki yönüyle hakim kültüre direnebilen Uygurlar bölgeye merkezden planlı Han istilasına rağmen bağımsızlıktan yana milliyetçi damarını muhafaza etti. SSCB'nin dağılmasının ardından Orta Asya'da Türk cumhuriyetleri bağımsızlığını kazanırken biri 1933 diğeri 1944'te iki kez cumhuriyet ilan etmiş Uygurlar da tarihin kendilerine güleceği günler için umutlandı. 1990'larda nükseden bağımsızlık yanlısı milliyetçi dalgaya radikal İslamcı örgütlenme eklendi. Afganistan, Çeçenya ve Özbekistan'da gerilla eğitimi alan Uygurlar şiddeti Doğu Türkistan'ın sokaklarına taşıdı. Çin'in yanlış politikaları da Kaidevari örgütlerin işini kolaylaştırdı.


    Özetle mesele ne basit bir terör sorunu ne de sadece özgürlük kavgası. Mesele kışkırtma kaldıramayacak kadar nazik. Türkiye'nin mazlum ve mağdur Uygurlara sahip çıkarken öteki yakıcı gerçeği göz ardı etmemesinde fayda var. Yoksa Kunming'da bıçakla katliam yapanların üzerinden Türkiye pasaportu çıkması gibi izahı zor durumlara düşebilir. Halihazırda izahı zor başka durumlar da var; Dünya Uygur Kongresi lideri Rabia Kadir Türkiye'ye gelmek için vize alamazken Uygur gençlerin Türkiye üzerinden kolayca Suriye'ye geçip IŞİD gibi örgütlere katılıyor olması gibi... Evet dedim ya kahrolası madalyon hep iki yüzlü.

    Fehim TAŞTEKİN

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar

Şu anda 1 kullanıcı bu konuyu görüntülüyor. (0 kayıtlı ve 1 misafir)

Benzer Konular

  1. Ramazan Bayramımız Mübarek Olsun :)
    Konu Sahibi Sir.Vanity Forum Off Topic
    Cevap: 3
    Son Mesaj : 17.Temmuz.2015, 12:00
  2. Twitter'dan Ramazan'a özel sürpriz
    Konu Sahibi deniz Forum İnternet
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 02.Temmuz.2014, 18:11
  3. Ramazan Çorbaları
    Konu Sahibi WebmasterBurada Forum Site Ekle
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 05.Haziran.2014, 21:06
  4. Nefis Ramazan Tatlıları
    Konu Sahibi WebmasterBurada Forum Site Ekle
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 01.Haziran.2014, 21:22
  5. Soma, Türkiye Madencilik Tarihinin En Büyük Katliamı
    Konu Sahibi WeBMasteR Forum Haberler
    Cevap: 0
    Son Mesaj : 14.Mayıs.2014, 14:53

Bu Konu için Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  
Linux Hosting
Yasal Bildirim
Sitemizde paylaşım yapan tüm üyeler T.C.K 20. Madde ve 5651 Sayılı Kanun'un 4. maddesinin 2. fıkrasına göre kendi konu ve mesajlarından sorumludur. Webmaster.bbs.tr hakkında yapılacak olan hukuksal ve diğer şikayetler için iletişim bölümünden iletişime geçilmesi halinde site yönetimi tarafından gereken işlemler yapılacak ve ilgili kişilere/kurumlara/vekillerine bilgi verilecektir.
Sosyal Medya