Çipras'tan Troyka'ya Karşı Referandum Hamlesi


Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, kemer sıkma dayatması için 5 Temmuz'da referandum yapılacağını açıkladı. SYRIZA temsilcisi şok etkisi yaratan bu kararları değerlendirdi: Halk hayır derse AB geri adım atmak zorunda.

Referandum: Çipras'tan Troyka'nın kalesine şık bir gol


Yunanistan Başbakanı Alexis Çipras biraz gecikmeli de olsa referandum kartını çıkardı. Top şimdi Yunan halkında. Troyka'nın kalesine atılacak şık bir gol dünyanın her tarafında işçileri, emekçileri, yoksulları sevince boğacak.




22 Haziran Pazartesi günü Troyka'ya sunduğu 7.9 miyar avroluk tasarruf paketiyle kendi kalesine bir gol atan Yunanistan Başbakanı Alexis Çipras, hafta içinde yapılan pazarlıklardan bir sonuç çıkmayınca aldığı referandum kararıyla AB, AMB ve IMF'den oluşan 'Troyka'nın kalesine şık bir gol atmış bulunuyor.




Tasarruf paketini sunduktan sonra "Top artık AB'de" diyen Çipras, referandum kararıyla topu AB'den alıp Yunan halkına verdi. Yunan halkının 5 Temmuz'da yapılacak referandumda Troyka'nın kalesine ikinci bir şık golü atacağına kimsenin şüphesi yok. Zira, 2010'dan bu yana Troyka tarafından Yunanistan emekçilerine dayatılan acı reçeteler, halk arasından büyük bir tepki toplamış ve bunun sonucu olarak Troyka'nın politikalarına karşı çıkan SYRIZA sandıktan açık arayla 25 Ocak'taki erken seçimlerde birinci parti olarak çıkmıştı.

Açıktır ki; biraz gecikmeli de olsa Çipras ve SYRIZA yönetimi en doğru kararı vermiştir. Bununla hem Troyka'nın planları suya düşmüş hem de bu süreçten daha güçlü çıkmanın imkanını elde etmiştir.

Troyka ile bugüne kadar yapılan pazarlıklardan halkın sırtına ağır fatura bindirmeden bir uzlaşmanın sağlanması mümkün değildi. Bu net olarak görüldü. Dahası Troyka'nın bütün planı uzlaşmadan çok Çipras'a Yunan halkının ve SYRIZA yönetiminin kabul edemeyeceği bir planı kabul ettirmek, ardından da koalisyon hükümetini yıkarak, erken seçimlerin önünü açmaktı.

Bu aynı zamanda muhtemel bir seçim öncesinde SYRIZA ve Çipras'ı itibarsızlaştırmak anlamına geliyordu. Ancak Çipras ve SYRIZA yönetiminin böylesine önemli bir dönemeci, kritik bir anı ifade eden süreçte referandum kararı alarak, nihai kararın halk tarafından verilmesinin önünü açması hem Troyka'nın planlarını bozmuş hem de ülkenin geleceğini ilgilendiren bu süreçte asıl sorumluluğu ve sözü halka vermiştir. Doğru olan da buydu.

Çipras ve SYRIZA referandum sürecinden güçlü çıkacak ve Troyka karşısında eli güçlü şekilde yeniden masaya oturacak. Şimdiden Troyka'nın planlarının reddedileceği kararının kesin olarak çıkacağı referandumun sonucu Avrupa'da yeni bir heyecan ve coşku yaratacak. Her şeyin AB'nin muktedirleri ülkelerin, uluslararası mali sermayenin ve IMF'nin istediği gibi olmayacağı bir kez daha görülecek.


YUNANİSTAN İLE SINIRLI KALMAYACAK
Bu hamlenin etkisi elbette sadece Yunanistan ile sınırlı kalmayacak. Benzer durumda olan İspanya, Portekiz ve diğer ülkelerde de ağır faturaların hükümet tarafından değil halk tarafından karar verilmesi gerektiği tartışmasını başlatacak. Bu da neoliberal politikalara karşı verilen mücadeleye daha geniş kesimlerin katılması anlamına gelecektir.

Bütün bunların olabilmesi için şimdi top gerçekten, beş yıldır Troyka'nın Yunanistan'ı bir sömürge gibi yönetilmesine karşı çıkan Yunan emekçilerinde. Troykanın kalesine atılacak şık bir yeni başarıların, zaferlerin habercisi olacak.

Yunanistan'ın 30 Haziran'a kadar IMF, AB ve Avrupa Merkez Bankası'ndan oluşan troykaya 1.7 milyar avro borç ödemesi gerekiyor. Son iki haftadır yoğunlaşan müzakerelerde troyka, bu borcu ödemek için yeni bir kredi açabileceklerini, ancak bunun için emekli maaşlarının azaltılması gibi kemer sıkma politikalarının uygulanmak zorunda olduğunu söylüyordu. Son olarak önceki gün troykanın müzakereleri sonlandırıp bir ultimatomla kendi programlarını dayatmasının ardından Çipras referandum kararı aldı.

Bu dayatmaya boyun eğmeyi reddeden SYRIZA lideri Çipras, "Hiçbir zaman sizin güveninize ihanet etmedik. 5 süren ay müzakereler sonrasında troyka bize ültimatom çekti. Kreditörlerimiz Yunan halkını, toplumsal ve ekonomik olarak gelişme imkanın olduğu bir geleceğe iterek aşağılamak istiyor. Az önce bakanlar kurulunu toplayarak referandum yapılmasını önerdim. Öneri bakanlar kurulunun tamamı tarafından kabul edildi. Şantaj ve tehditle dayatılan bu kemer sıkma planını referanduma götüreceğiz. Troyka ile görüşerek 30 Haziran olan ödeme tarihini 5 Temmuz'a erteleteceğim. Halk özgürce seçimini yapacak" dedi.

Bu tarihi referandum kararıyla ilgili BirGün'e konuşan SYRIZA Uluslararası Siyaset Departmanı Sekreteryası'ndan Konstantinos Kalamvokidis "Bu oylama kesinlikle avro bölgesinde kalıp kalmayacağımızla ilgili değil. Oylamada halk troykanın dayatmasına hayır derse bu avrodan çıkacağımız anlamına gelmez. Aksine, biz avroda kalmak istiyoruz fakat Avrupa ekonomisini yönetenler Yunanistan'ın avrodan çıkmasını, avro bölgesinin Yunanistan 'sorun'undan kurtulmasını istiyor. Yunanistan'ı mümkün olan en ağır şekilde cezalandırarak kıtanın güneyindeki diğer borçlu ülkeleri korkutmak istiyor" dedi.

Halkın artık troykanın dayatmalarından bıktığını, bu nedenle referandumdan hayır çıkacağını tahmin eden Kalamvokidis "Referandumun konusu çok net: Neo-liberalizm, baskı ve kriz politikalarıyla devam edecek miyiz? Bu referandumdan çıkacak bir hayır cevabı troykaya ve AB'ye net bir cevap olacaktır. 6 Temmuz sabahında hayır kararı açıklanmışsa Brüksel'e gidip 'Dayattığınız bu planı Yunan halkı reddetti, milli irade kemer sıkmaya karşı' diyeceğiz. O noktadan sonra troyka ile müzakerelere başka bir seviyede devam edilecektir. Demokrasiye saygıları varsa dayatmalardan vazgeçmek zorunda kalacaklar" dedi.

Kararın ardından yapılan açıklamalarda referandumda yalnızca iktidardaki SYRIZA ve ANEL partileri hayır çağrısı yaptı. Koalisyon ortağı olan bu iki parti mecliste sandalyelerin çoğuna sahip olsa da genel seçimlerdeki oy oranlarının toplamı yüzde 41 ediyordu. Öte yandan seçimden sonra yapılan anketlerde yalnızca SYRIZA'nın oylarının yüzde 50'ye yaklaştığı görülüyordu.

KKE BOYKOT DİYOR
Referandum kararının ardından, yüzde 5 oya sahip Yunanistan Komünist Partisi'nin (KKE) aldığı tutumu eleştiren Kalamvokidis "Cuma gecesi Çipras açıklama yapmadan önce KKE, başkent Atina'da, parlamento önündeki Syntagma Meydanı'nda 'Kemer sıkma planına hayır' eylemi gerçekleştirdi, hükümeti planı reddetmeye çağırdı. Fakat aynı akşam Çipras'ın referandum açıklamasından sonra 'KKE halkı bu referanduma katılmamaya, boykota çağırıyor' dediler. Bugüne kadar bizim yanımızda durmamak için her şeyi yapmışlardı ama Yunanistan tarihinin en önemli referandumlarından birinde de bu tavrı göstereceklerini düşünmüyordum" diye konuştu.

MECLİS ONAYLADI
Yunanistan Parlamentosu'nun dün referandum kararını oylarak kabul etmesiyle birlikte referandum kesinlik kazandı. Fakat IMF Başkanı Christine Lagarde geçen hafta "1 Temmuz'da borç ödenmemiş olursa herhangi bir erteleme yapmayacağız, ülke teknik olarak iflasa düşecek" diye kesin bir açıklama yapmış, Çipras da buna karşılık Lagarde'ı "haydutluk politikası izlemek"le suçlamıştı.

ASP DESTEKLİYOR
Referandum kararının ardından bir açıklama yapan Avrupa Sol Partisi Genel Başkanı Pierre Laurent de Yunanistan halkının iradesini desteklediklerini, kemer sıkma politikalarına karşı kıta çapında SYRIZA ile omuz omuza savaşacaklarını, üye partilerin kendi ülkelerinde her şeyi yapmaya hazır olduğunu açıkladı.

Kaynaklar:
1- Yücel ÖZDEMİR - Evrensel
2- Onur EREM - BirGün