Yoğunlukla kullandığınız e.posta hesabınızın, MSN şifrenizin veya Facebook hesabınızın ele geçirilmesi veya “hack”lenmesi durumunda, ne gibi suçlar oluşabilir? Sanılanın aksine, bu şifrelerin ele geçirilmesinden sonra yapılan her tür hareket Türk Ceza Kanunu’na göre suç olacaktır. Stj. Av. Ünsal Özmestik, konuyu Ceza Hukuku açısından değerlendirdi.


Stj. Av. Ünsal Özmestik – Bir internet kullanıcısının en korktuğu durumlardan biri de sosyal paylaşım sitesi veya e-posta hesaplarının şifrelerinin ele geçirilmesidir. Bir çok internet kullanıcısı Gmail, Hotmail ve kurum mail hesabı kullandığı gibi, sosyal ağ olarak nitelendirilen Facebook, Twitter ve Friend Feed gibi şifre ve kullanıcı adıyla erişilebilen servisleri kullanmaktadır. Şifrenizi sık değiştirseniz bile, en ufak bir dalgınlığınız şifrelerinizin ele geçirilmesine sebep olabilir. Zira, bir çok teknik yöntemlerle, profesyonel bir bilgisayar kullanıcısının bile şifreleri ele geçirilebilir.


Bazen, aynı grupta bulunan kişilerin şaka amaçlı olarak arkadaşlarının, bazen evli çiftlerde eşlerden birinin, bazen de işyerlerinde işverenin personelinin şifrelerini ele geçirdikleri ve bu hesapları diledikleri gibi kullandıklarına rastlanmaktadır. Şifrelerin rızayla verilmesi, hukuka aykırılık durumunu ortadan kaldırabilmektedir.


HANGİ DURUMDA, HANGİ SUÇ İŞLENMİŞ OLUR?


İnternette kullandığınız hesaplarınızın şifrelerinin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi ve bu şifreyle hesabınıza girilmesi durumunda, öncelikle Türk Ceza Kanunu (TCK) Bilişim Alanında Suçlar başlığı altındaki 243. Maddesine yer alan “bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına hukuka aykırı girme ve orada kalma eylemi” suçu oluşur ve bunun da yaptırımı bir yıla kadar hapis cezasıdır.


TCK 243/3. Fıkrası, sistem içerisindeki verilerin yok olmasından ya da değiştirilmesinden bahsetmiş ve suçun neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış haline yer verilmiştir. Buna göre; hesapta bulunan veriler -kasıt olmaksızın- yok olmuş veya değişmiş ise faile altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunabilir.


Şayet hesabınızın şifresi değiştirilmiş ya da tamamen silinip hesaba giriş engellenmişse TCK 244/1 gereği bir yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunabilir. Eğer hesabınızdaki veriler, özellikle kasıtlı olarak yok edilmiş, değiştirilmiş ya da farklı bir içerik yerleştirilmiş veya var olan verileriniz kopyalanmış ise bu durumda TCK 244/2 devreye girecek ve altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunabilecektir.


Burada bir üst paragrafta bahsedilen TCK 243/3 ile 244/2’nin çeliştiği sorusu akla gelebilir. Fakat Kanun koyucu, verilerin kasıt olmaksızın yok olmasında 243/3’ün uygulanacağını, kasıt bulunması yani bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesi halinde 244/2’nin uygulanarak daha ağır ceza ile yaptırıma bağlamayı uygun görmüştür.


Hesabınızda yer alan bazı bilgilerin içinde, aynı zamanda sizin kişisel verileriniz de olabilir. Bu durumda hukuka aykırı olarak ele geçirilen kişisel verilerinizi kaydeden kimseye TCK 135/1 gereği altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilebilecektir. Şayet hesabınızdan ele geçirilen kişisel bilgilerinizin başkalarına yayılması halinde, bunu yayan kişi hakkında TCK 136/1 gereği bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunabilecektir.


E-posta ya da sosyal ağ hesapları, aynı zamanda kişilerin özel hayatlarına dair resim, ses ve videoların bulunduğu yerlerdir. Bu durumda kişilerin özel yaşam alanlarına girilmesi, başkaları tarafından görülmesi mümkün olmayan bu alanların izlenmesi ve kaydedilmesinin cezai yaptırımları mevcuttur. Buna göre hesabınızın bir başkası tarafından ele geçirilmesi, sizin özel yaşam alanınıza saldırı olacağından dolayı TCK 134/1 gereği altı aydan iki yıla kadar hapis ve adli para cezasına hükmolunabilecektir. Şayet bunların yayılması, kanundaki tabiriyle ifşa edilmesi durumunda suçun nitelikli hali oluşacak ve TCK 134/2 gereği bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunabilecektir.


Yine E-posta ya da sosyal paylaşım sitesindeki hesaplardan her gün onlarca kişiyle iletişim kurulup özel mesajlar yazılmaktadır. Anayasa’nın 22. maddesindeki “herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır” şeklindeki hükmü açıktır. Hesabınızın ele geçirilmesi sebebinden dolayı Anayasal hakkınız olan hem haberleşme hürriyetiniz elinizden alınmakta, hem de haberleşmenin gizliliği ihlal edilmektedir. Buna ilişkin ceza sorumluluğu ise şöyledir; Hesabınızın ele geçirilmesi sebebi ile başkaları ile haberleşmeniz engelleneceğinden dolayı TCK 124/1’e göre altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunabilecektir. Ayrıca haberleşmenin gizliliği esas olduğundan, başkaları ile yaptığınız kayıtlı görüşmeler ve e.posta mesajlarının ele geçirilmesi halinde TCK 132/1 gereği, haberleşmenin gizliliğinin ihlal edilmesi suçu oluşur ve bunun da yaptırımı altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Yani size ait olan haberleşme içeriklerinin bir başkası tarafından okunması ile dahi bu suç oluşmuş olacaktır. Eğer hesabınızdaki haberleşme içeriklerinin hukuka aykırı olarak açıklanması halinde, ifşa eden kişiye TCK 132/2’ye göre bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunabilecektir.


Hesabınızı ele geçiren kişi, sizin adınıza sizin arkadaşlarınızla, müşterilerinizle veya bir kurumla yazışırsa ve bundan dolayı da herhangi bir menfaat elde ederse, bu durumda “bilişim vasıtasıyla +++++++++++lık” suçunu işlemiş olur. TCK’nın 158/f Maddesinde sayılan bu suçun yaptırımı ise 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasıdır. Burada elde edilecek menfaatin, ille de maddi bir menfaat olması şart değildir.


Sonuç olarak; her ne kadar E-posta ya da sosyal paylaşım sitelerinizdeki hesabınızın ele geçirilmesi yukarıda belirttiğim kanun maddelerine göre cezai müeyyidelere bağlanmışsa da işin uygulama kısmı biraz sancılıdır. Bahsedilen hususların soruşturma aşamasında ispatı hayli zor ve teknik bir konudur. Savcıların iş yükünün fazla olması, kendilerine gelen teknik konulara yoğunlaşamamasına ve soruşturmanın aylarca sürmesine, bu yüzden de delillerin elde edilmesinin oldukça güçleşmesine sebep olmaktadır.


Kaynak