Anıtlar

Üsküp'ün merkezindeki garip heykellerin yoğunluğu oldukça büyük! Nerede durursanız olun, minimum 2 anıt görmüş olacaksınız (bazı yerlerde 20'den fazla farkına varacaksınız!). Bazıları çok önemli geçmiş ve büyük Makedonya'lıları hatırlatan anıtsaldır. Ötekiler ise saçma sapan kızlar ya da taçlı bir köpek şeklinde gülünçtür. Hepsi beraber Üsküp'ün manzarasının ayrılmaz bir parçası ve şehirle ilgili en değişik şeylerden biri. Onları sevecek ya da onlardan nefret edeceksiniz, fakat güvenilir olun ki anıtlar hakkında kayıtsız kalmayacaksınız!




Sokak kitapçıları

Vardar Nehri süresince ana meydandan uzakta olmayan birkaç sokak kitapçığı bulunabilir. Tezgahları Paris'teki Seine'den gelenlere benziyor ve ürün yelpazesi de oldukça benzer. Eski kitaplar, haritalar, bir Üsküp rehberi yada iki mecmua yada çizgi romana göz atabilir ve şansınız var ise, orada (Makedonca dilinde yazılmayan) bazı mücevherler bulabilirsiniz. Eski kitapların dokunuşu ve kokusu, ağaçların gölgesi ve nehrin esintisi, şehrin kalbinde muhteşem bir kombinasyon ve hoş bir kaçış noktasıdır.




Eski tren istasyonu - Üsküp

Merkezi bir binada bulunan bina 1963 depreminde oldukça fena bir halde tahrip olmuştur ve şimdi Üsküp Şehri Müzesi'ne (ziyaret etmediğim bir eve) ev sahipliği yapmaktadır. Her insanın dikkatini çeken şey, binanın kısmen de olsa bir harabeye dönmesidir, ağlatısal olaylardan sonrasında asla onarım edilmemiş şeklinde görünüyor. İstasyonun etrafını duvarın içinden göz atabilirsin fakat birazcık kent keşfine gideceksen kolayca yere ulaşabilirsin, giriş sağ tarafta. Göreceğiniz şey, şehrin ortasında büyük bir karmaşa, etrafta bulunan rastgele nesneler, harabeler, sokak sanatı ve evsiz insanoğlu için bir sığınak. Asla kimse etrafta dolanırken beni rahatsız etmedi, hakkaten bu şekilde bir yerin hala bu şekilde bir yerde olabileceğinden oldukça etkilendim! Bahse girerim başka bir (alternatif) Üsküp rehberinde okumazsınız!


Alternatif Üsküp için mekân: Debar Maalo

Muhtemelen Üsküp'ün en bohem mahallesi, merkezden uzak olmayan fakat tamamen değişik bir havası olan. Sokaklar sessizdir, alan hakkaten rahat görünmektedir ve yoğun sermayenin kalbinde yer edinen, bir tek yavaş bir havaya haiz olmak için orada zaman geçirmek isteyen bir yer. Sadece Debar Maalo'nun en büyük pozitif yanları, orada bulunan kafe ve restoranların sayısı. Şehirdeki en iyi bölgeler burada bulunabilir! Bölgedeki beş kafeye gittim ve her biri evvelkinden daha iyiydi!

Üsküp’ün kafe kültürü

Kafelerden bahsetmişken, Üsküp'ün görkemli bir kafe kültürü var. Erivan'da olduğu şeklinde büyük bir sürpriz oldu! Her caddenin minimum birkaç hakkaten iyi olanı var, bir arkadaşla saatlerce söyleşi edebileceğiniz bir yer (leziz ve ucuz!) Kahve! Kafelerin çoğunun, günün hangi saatinde olursa olsun, çılgınca meşgul olmalarına şaşmamalı. Benim favorilerimden Il Caffee di Roma, Bocata, Bastion, Krug ve Kino Karposh dahil. Fakat nereye giderseniz gidin, inanırım ki iyi bir yer bulacaksınız! Kafeler için Üsküp rehberim için Foursquare kullandım.


AKSC - alternatif Üsküp merkezi

Böylesine göze batmayan bir yer! Rastgele (fakat hakkaten güzel) apartman bloklarında yer edinen bu bağımsız kültür merkezi, alternatif Üsküp sahnesinin geleceğidir. 2013 senesinde genç sanatçıların, aktivistlerin ve bir tek değişim isteyenlerin oluşturduğu grup, yaratıcı ruhların özgürce çalışabilmeleri için en mühim noktadır. Film gösterimleri, şiir okumaları, sanat sergileri yada tartışmalar şeklinde çeşitli etkinliklerle dolu. Üsküp'te yaşadığım dönemin çoğunu orada geçireceğim!




Üsküp'teki sokak sanatı

Genel hayal kırıklığım için Üsküp sokak sanatı şehri değildi. Fakat anları vardı, bir tek onları bulmak için daha derine inmem gerekiyordu. Sokak sanatı alanlarından bazıları, eski tren istasyonu, AKSC civarında ya da Bulevar Partizanski Odredi ve Ohri'nin Blvd Saint Clement'in köşesindeki rastgele blok dairelerdi.


Yeşil Çarşılar

Devamlı ucuz ve leziz mahalli yemekler için en iyi seçenek olarak gittiğim her yerde ziraatçi pazarlarını bulmaya çalışıyorum. Üsküp değişik değildi! Partizanska sokağında yeşil çarşı ziyaret ettim ve bir tek mükemmeldi. Yer oldukça büyük değildi fakat umduğum her şey vardı: taze meyve ve sebzeler, ev yapımı peynirler, leziz zeytinler ve baharatlar. Koku inanılmazdı, insanoğlu hakkaten cana yakındı ve market alışverişi için muhteşem bir yerdi (ya da eve dönmek için bazı güzellikler elde etmek için). Burda duranlar da vardı ve Balkanlar'dayken gün boyu burek yiyebilirim ve sıkılmam. Bu dünyanın en iyi yiyeceğinden bahsetmiş miydim?


Kaynak: www.cesurgezgin.com